Gazetemiz yayın yönetmeni ve daha bir çok Ulusal/Yerel gazete-tv de yöneticilik -yazarlık yapan Abdullah Ağırkan gündem e dair özel bir haber yazdı…
Eyüpsultan ‘da bunun parçası !
Yerel yönetimlerin dünya ölçeğinde demokrasinin ve aydınlanmanın beşiği olmasını, hizmet önceliğinin kent halkına dönük olmasını sağlayan asılında özünde solcu-halkçı tezlerdir…
Sağ hareketler açısından ise yerel yönetimler, rant kovalama pratiğinin küçük ölçekli staj yerleridir. Kuşkusuz bu genellemeler, her genelleme gibi, mutlaklıkları değil de ağırlıklı olan eğilimleri işaret ettiği ölçüde yol gösterici değere sahiptir…
Siyaset az gelişmiş toplumlarda rant-talan temel amaçtır. Efsane CHP İl Başkanı ve Genel Sekreteri Gürsel Tekin’in il başkanlığında il gençlikte olma şansına sahip olma ve uzun zaman yanında güncel sürece tanık olma fırsatı bulmak belki de akademik/politik bir okul vb. değeri niteliğindeydi en az okuldaki mühendislik eğitimi kadar…
Bana Göre!
Son beş yıldır (Ulusal Gazete-TV yöneticiliği-Yazarlı) şüphesiz toplumsal olguları daha genel / somut görmeye ve önceki on yıllık yerel medyadaki deneyimime vizyon kattı… Büyük ölçüde! / Ancak siyaset sorumluluktur! CHP’nin ulusal medyası olarak bilinen / Gazetesi -TV diye lanse edilen kurumlarda yazmak-yönetiminde olmak ek bir sorumluktur…! Bence!
Bu sorumluk gereği yerel yönetimleri çok önemsiyorum… Zira ben taraf durumundayım ve taraf olduğum yerde aktif düzlemde müdahil olmak görevimdir… CHP Üyesi-delegesi olarak! Söylüyorum ve açıkça! UYARIYORUM / Kimsenin HATA YAPMA lüksü yok! / Dar çıkar ilişkileri vb. gruplar yeni kayıplar demek olur… !
Ondan dolayı kapsamlı ve KAPSAYCI olmak zorunda adaylar! Nitelikli kadrolar olmadan başarı mümkünde değil…!
CHP belediyelerinin önünde Halkçı Belediyecilik anlayışını bugünün koşullarına uyarlamak gibi bir görev bulunmakta bunu asla unutmayız…
Peki, Halkçı belediyecilik nedir?
1-Kent ekonomisinin rant ağırlıklı dönüşümüne karşı, üretimi ve istihdamı teşvik eden gelir artırıcı politikaları uygulamayı öncelikli görmektedir..
2- İstihdam ve gelir arttırıcı projeleri öncelikli olarak görmekle beraber kent yoksulluğunun yarattığı sorunlara onur kırmadan ve şova kaçmadan gıda, giyim, yakacak gibi yardımlarla da müdahale etmeye kapalı değildir.
3- Kent yoksullarıyla beraber artan sorunlardan en fazla etkilenen kadınları, çocukları, engellileri ve yaşlıları koruyucu politikalara öncelik verir.
4- Kentsel sosyal parçalanmaya karşı demokratik kentsel örgütlenmeleri destekler.
5- Eğitim ve sağlık alanında destekleyici politikaları yaygınlaştırmayı hedefler.
6- Neo-liberal politikaların ve küresel krizin birleşik etkisiyle iyice derinleşen kentsel-mekansal parçalanmayı ortadan kaldırmaya kenti paylaşma bilinci ve ortak yaşama sorumluluğunu geliştirecek açık ve kapalı kamusal kentsel mekanlar oluşturmaya öncelik verir. Kent merkezlerini canlandırmayı ve kent meydanı uygulamalarına yeniden anlam ve işlev kazandırmayı amaçlar.
7- Bugün hakim olan kentsel dönüşüm politikalarının kentin ve kent yoksullarının aleyhine geliştiği saptamasından hareketle; kentsel dönüşüm politikalarına alternatif olarak kent yoksullarını ve kentin doğal ve tarihi dokusunu korumayı birinci öncelik gören kentsel yenileme politikalarını savunur.
8- Kentin bir kimliği olması yaklaşımıyla; kentin tarihi mirasının doğal ve mimari yapıda yaşatılması ve geliştirilmesi amacıyla çalışmalar yürütür.
9- Kent ulaşımının yaya ve engelli öncelikli olarak planlanması ve toplu taşıma sistemlerine ağırlık verilmesi gerektiğini savunur.
10- Hakim rant eksenli kentleşme anlayışları, kent merkezindeki park ve yeşil alanları ilk fırsatta tümden yapılaşmaya açılmasına, henüz yapılaşmaya açılamayanların ise ticarileştirmesine ve betonlaştırmasına kaynaklık etmektedir. Bu anlayışın karşısında herkes için yürüme mesafesinde ulaşılabilir, kaliteli ve ticarileştirmenin ve betonlaşmanın minimum düzeyde tutulduğu halk için yeşil alan politikası savunur.
11- Çağdaş bir kentin insanı, bitkisi ve hayvanlarıyla tüm canlıların barış ve güven içinde yaşayabildikleri ortak bir yaşam alanı olması gerektiği yaklaşımıyla sokak hayvanları konusunda etkin çalışmalar yürütür.
12- Sanatın toplumsal yaşamın özgürleşmesi ve kaliteli hale gelmesi için vazgeçilmez bir öneme sahip olduğu bilinciyle kentin büyük meydanlardaki şov amaçlı pahalı gösterilere indirgemeden ve popüler olanın çekiciliğine teslim olmadan nitelikli sanatsal çalışmaları tüm toplumsal kesimlere yönelik olarak destekler.
13-Ticarileşmiş ve büyük sektör haline gelmiş birkaç spor dalı nedeniyle ihmal edilen spor dallarına özel bir ilgi ve destek sunar. Amatör sporun ve kitle sporunun geliştirilmesine çalışır. Halkın spor yapma olanaklarına ulaşma imkanı kısıtlı engelli, kadın vb. kesimlerini öncelikli görür.
14- Tüm toplumsal kesimlerin kentin yönetimine ortak edilmesini ve yönetimin her düzeyinde gelişkin bir katılımcılığı ve demokrasiyi oluşturmayı temel düstur edinir.
15- Kentin tüm kentlilerin “ortak evi” olduğu bilinciyle tüm diğer yerel yönetim birimleriyle ve kentin tüm resmi-sivil kurumlarıyla, üniversitelerle, bilim ve uzmanlık kuruluşlarıyla dayanışmayı ve işbirliği esas alan bir hizmet yarışını savunur.
16- Kent hizmetlerinin güvenceli-örgütlü personel yapısıyla yerine getirilmesini savunur.
17- Kaynak yaratıcı ve kaynakları kamusal sorumlulukla kullanan belediyedir.
18- Hizmetlerini “Belediye bir şirket değil, halka hizmet etmekle yükümlü, halkın örgütlenmesidir” anlayışıyla yürütür.
19- Belediye’nin aynı zamanda bilinç yaratma sorumluluğu olan bir toplumsal örgütlenme olduğunu düşünür.
20- Hiç bir inancı istismar etmez, bütün inançlara eşit mesafededir ve tüm inançların özgürce yaşanabilmesi için destekleyici uygulamalar yapar.
21-Şeffaf, saydam, dürüst ve şaibesiz bir yönetim olmayı taviz verilemez temel bir ilke kabul eder.
Son olarak…
Siyasal düzlemde zaferin yolu nitelikli / kapsamlı kadrodan geçer. Tüm yerel yöneticilerin bunu kurma görevi zaruridir…
Umut, başka hiç kimsede değil, halkın kendisindedir!
Umut, halktır! Halkçı belediyecilik umuttur!
Kaynaklar:
Mahmut Üstün
Oğuz Oyan