Günlerdir konuşuluyor. Oluşacak yeni tablonun nasıl bir koalisyon formülüne dönüşeceği tartışılıyor. Bu tartışmalar bir yana, şimdi iki farklı tavır ve bakıştan söz etmek istiyorum.
Yeni bir Türkiye canlanmaya başladı gözlerimde bugünlerde. O da şu:
“Başka bir Türkiye mümkün!” Bu da bizim ülkemizin sadece belirli bir bölge’den ibaret olmadığını, bu ruhun her yerde nefes alıp verdiğini anlatan bir şey.
Türkiye’nin 7 Haziran seçim sonuçları coğrafyamızdaki herkesin yakından takip ettiği bir yarıştı. Sonuçlar geldi, kimi çevreler birfiil komplo teorilerine yaslanarak güç tazeleme ve baskıyla tekrar tek olmanın kurulumuna başlarken, kimileri de “ne olursa olsun” Başka bir Türkiye’nin mümkün olduğu gerçeğinden vazgeçmediler. Ve asla vazgeçmeyecekler/vazgeçmeyeceğiz.
Sözünü ettiğim şey herhangi bir Parti güzellemesi filan değil. Ziraa referandum sonuçları nehrin bu tarafındaki tüm ezilen halklara birleşin, birlikten güç doğar dedi. Birleştik ve başardık… Birçok iç ve dış eleştiri(karalama) sürecini zaten gördük.
Şimdi AKP’nin şapkasını önüne koyup düşünmesi zaten zaruri. Bir yerlerde yanlış yapıldığı açıkça ortada ve AKP bunun bedelini ödemeli. Burada ifade etmeye çalıştığım şey Ülkenin dört bir tarafında Türkiye için mücadele eden Yurtseverlerin, Yaşamını yitiren gencecik fidanların, iş verilmeyen gençlerimizin, madurlarımızın, hesabını sorabilmekte, yıllardır yılmadan usanmadan içindeki yangını haykıran başta cumartesi Annelerinin yani bizlerin feryadı.
Sonuçta Türkiye’yi umuda dönüştüren şeyi örgütlemeli, Onun için oy vermekle kalmayıp elimizden ne geliyorsa (maddi manevi) esirgemeden umudu büyütmeliyiz. Geleceğin öznesi hep birlikte kardeşce yaşanabilir bir Türkiye. “Yaşasın Halkların Kardeşliği” diyen insanlardır.
Bu ülkeyi seven insanların gözünde Türkiye umut olmaya devam edecektir. CHP’de bu davanın peşine düştüğü sürece umut olmaya devam edecektir.
MESUDİYE ERGÜN