MİMAR ŞAMİL BEDİR; “ KUZEY İSTANBUL TALANINI PROTESTO EDİYORUM”
CHP Eski Eyüpsultan Belediye Meclis Üyesi Mimar Şamil BEDİR; “İstanbul da otoban kenarında bulunan yeşil alanlar deprem toplanma alanları, askeri alanlar, vadiler, dere yatakları ve kamuya ait ne kadar boş alan varsa, AKP ve onun 25 yıllık iktidarlarında rant uğruna binalarla talan edildi.
Yukarıda konu ettiğim her boş gördüğüm yeri rant alanı olarak gören AKP anlayışı İstanbul’da belediyeyi kaybetmiş olmasına rağmen şehircilik bakanlığı, Toki aracılığı ile müdahelelerde bulunup adeta kan arayan canlılar gibi beton, çimento rant ekonomisi ile ayakta kalabilmekte ve bunun sonucu ülke olarak ekonomik zorluklar yaşamaya, kentler çevre katliamlarıyla ülkenin geldiği durum ortadadır. İstanbul tarihinde 1204 yılında Latin, haçlı ordularının istilasına uğramış İstanbulu yakıp yıkılmış talan edilmiştir. İkinci talan ise imar teklifleri adı altında Menderes döneminde yaşanmış İstanbul talan edilmiştir. Diğer bir talan ANAP döneminde yaşanmış, ancak tarihin en büyük talanı AKP yerel ve genel iktidarı döneminde adeta Züccaciye dükkanına FİL girmişçesine yaşanmış. İstanbul’u kaybetmelerine rağmen bu talan çevre Şehircilik Bakanlığı ve Toki eliyle devam etmektedir. Giderayak yangından mal kaçırır gibi geçtiğimiz aylarda İstanbul Kemerburgaz, Didim, Akçay, İzmir, Ankara ve Çanakkale de imar planları değişikliğini AKP Genel başkanı ve Cumhurbaşkanı binlerce örneğinde olduğu gibi kararname ile imzalayarak peşkeşe açık hale getirmiştir. Yeşili sadece dolar rengi olarak gören ranta gözü doymayan AKP anlayışı bu defa İstanbul’un akciğerleri durumunda bakir olarak az kalmış yerleşimden biri Kuzey ormanları ve kuzey Karadeniz kıyısında doğal sit alanları olan Kısırkaya’da bulunan 273 bin metre kare araziyi İBB devre dışı bırakılarak Çevre ve şehircilik bakanlığı aracılığı ile yeni bir kurban olarak ranta imara açılmıştır.
Deprem bekleyen kentimizde geçmişte kömür maden ocağı olarak işletilen bu yere heyelan bölgesi ve yapılaşmaya uygun olmadığı bilinmektedir. Potansiyeli deprem riski yararı gerekçe gösterilen bu planda kriterlere uygun olduğunu anlayamamamış bulunmaktayım. Doğal alanların korunarak gelecek kuşaklara aktarılması, kültür ve tabiat varlıkların ile sit alanların korunmasının ülke politikaları olarak süreklilik içinde benimsenmesi gereğine inanıyorum. Çevre şehircilik bakanlığınca alınan İstanbul’un nadide kuzey ormanları ve kuzey sahil şeridini talan edecek olan bu planlamayı şiddetle protesto ediyor bu yanlışlıktan bir an önce dönülmesi gerektiğine inanıyorum.
Şamil BEDİR Mimar