S. KILIÇ: Saim DİKEN kimdir? Biraz kendinizden bahseder misiniz?
SAİM DİKEN: Tabii ki. 1966’da Amasya ili Göynücek ilçesi Başpınar köyünde doğdum. İki üniversite bitirdim ve İşletme Fakültesi mezunuyum. Evliyim. Bir oğlum ve bir kızım var. Kızım avukat, oğlum üniversitede öğrenimine devam ediyor. 30 yıldır özel bir bankada üst düzey yöneticilik yapıyorum. Aynı zamanda 10 yıldır da sivil toplum örgütleri içinde aktif faaliyet gösteriyorum. Amasya Dernekler Federasyonu Genel Başkanlığının yanı sıra Karadeniz Dernekler Konfederasyonunda Genel Başkan Yardımcılığı yapıyorum. Türkiye Sivil Toplum Örgütleri Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcılığı dahil olmak üzere sivil toplum örgütleriyle iç içe olan birisiyim.
S. KILIÇ: Kaç yıldır Amasya Dernekleri Federasyon başkanlığı yaptınız ve neden yapıyorsunuz?
SAİM DİKEN: Şimdi ben dernek faaliyetlerine, Başpınar köyü,yani köyümüz derneğinin kurucu başkanı olarak başladım. Köy derneğinin kurucu başkanı olduğum zaman,köyümüz Amasya Dernekler Federasyonuna üye değildi. Amasya Dernekleri Federasyonuyla irtibata geçtikten sonra derneğimizi Federasyona üye yapıp ben de o yönetimde görev aldım. Yönetimde görev aldıktan sonraki dönemde Genel başkan adayı oldum, seçildim. İki dönemdir Federasyonun Genel Başkanlığını yürütüyorum
S. KILIÇ: Kaç yıllık görevler? İkişer yıllık mı?
SAİM DİKEN: Evet, ikişer yıllık. Aday olduktan sonra üçüncü yılım oldu.
S. KILIÇ: Tüzük değişikliği yaparak mı?
SAİM DİKEN: Evet, tüzük değişikliği ile birlikte. Şu an benim mevcut ikinci dönemim ve yaptığımız tüzük değişikliği ile birlikte üç yıldır devam ediyorum. Bu arada Federasyonda başkan yardımcısıyken Göynücek Dernekler Birliğini kurdum. Göynücek ilçesindeki, ilçe derneği olarak bütün dernekleri bir araya getirip ilçeye de bir dernek kurduk. Orada da ciddi bir ses getirdik. Göynücek ilçesindeki dernek olarak ilk defa 68 öğrenciye burs verdik. Bu ciddi bir rakamdı. Ondan sonraki süreçte, Amasya Dernekler Federasyonu’nda Genel Başkan iken bir sonraki süreçte beni Genel Başkan adayı seçtiler, o dönem de seçildim. Zaten karışıma başka aday da çıkmadı. İkinci dönem tekrar aday oldum, bir arkadaşım çıktı karşıma, ama ikinci dönem de seçildim. Amasya Dernekler Federasyonu Bakanlığımın dördüncü yılı. İnanın, Amasya’nın ismini Türkiye’de duymayan kalmadı. Federasyon tarihinde yaklaşık 300 öğrenciye burs verdik. 68.000 TL‘yi birebir öğrencilerin hesaplarına geçirdik. Bunu, işadamlarımız destekledi, biz destekledik. Ciddi bir çalışma yaptık. Ayrıca Kadın Kollarını oluşturduk. Bunun dışında Gençlik Kollarını oluşturduk. Gençlik Kollarıyla ilgili ciddi çalışmalar yaptık. Amasya Dernekler Federasyonu’nda seçilmemden önce 54 tane üye derneği varken şu anda 84 tane üye derneğimiz var. Dört tane ilçe derneğimiz, iki tane de il derneğimiz var. Böylece sivil toplum örgütlerini bir araya getirip Amasya için önemli işler yapmamızı sağladı.
S. KILIÇ: Amasya dernekler federasyonu İstanbul genelinde ne kadar nüfusa hitap ediyor?
SAİM DİKEN: Resmi rakamlara göre Amasya’nın nüfusu 168 bindir. Nüfusun iki katı kadar da yani yaklaşık olarak 350-400 bin civarında İstanbul’da yaşayan Amasyalımız var. Bizim İstanbul’un bütün ilçelerindeki Amasyalılar ile irtibatımız mevcuttur. Gerek Amasya’da gerek İstanbul’da ulaşmadığımız insan kalmadığı için en az 200 bin Amasyalı ile birebir iletişim halindeyiz. Çünkü biz hangi Amasyalının hangi semtte oturduğunun sayısal verisini çıkarttık. Ve düşünün, şu anda Eyüp’te 27 bin, Avcılarda 37 bin Amasyalımız oturuyor.
S. KILIÇ: Eyüp genelinde 27 bin Amasyalı var. Peki, bunlar seçmen olarak mı nüfus olarak mı varlar?
SAİM DİKEN: Nüfus olarak 27 bin Amasyalımız var.
S. KILIÇ: Bunlar sosyolojik olarak hangi siyasal düşüncelere yakın veya kültürel olarak hangi siyasi görüşe yakınlar?
SAİM DİKEN: Şimdi önemli olan orası. Bizim Amasya Dernekler Federasyonu içinde bütün siyasi parti görüşlerinden insanlarımız mevcut. Her partiden; yani AK Partili, MHP’li, CHP’li, İYİ Partili, Saadet Partili ve Vatan Partili insanımız var. Her görüşten insanımız olduğu için bizim federasyonumuzda ne siyasi ayrımcılık, ne de mezhepsel ayrımcılık vardır. O nedenle Amasyalıların hem Eyüp özelinde hem de İstanbul genelinde her siyasi parti görüşünden insanı bulunuyor.
S. KILIÇ: Siz bu federasyon başkanlığını siyasi bir amaçla mı yoksa genel anlamda bir yere aday olmak için mi yapıyorsunuz? Buna da bir açıklık getirirseniz seviniriz.
SAİM DİKEN: Federasyon başkanlığını asla siyasal bir amaç için yapmadım. Tabii yaklaşık 2 sene içinde,- bir önceki dönem dahil-, siyasette artık Amasyalıların olması gerektiğini düşündüğümüzden dolayı bütün Amasyalılar oturup karar verdik. Bu nedenle de biz de siyasetin içinde olmayı ve siyasi çalışmalarımızı yürütmeyi kararlaştırdık. Ama asla federasyona başkan olurken siyasetin içinde olacağım diye bir kararım yoktu. Daha sonra gelişen bir şey oldu.
S. KILIÇ: Bir aday adaylığınız söz konusu Eyüp’te. Sizin Eyüp’ten aday adayı olmanız konusunda, Federasyonda bulunan dernekler bu kararı aldılar mı? Bir siyasi bir partiye sizi yönlendiriyorlar mı, şu partiden aday olursunuz gibi söylemleri var mı?
SAİM DİKEN: Ben zaten okul yıllarım itibariyle sol görüşlü bir insanım.
S. KILIÇ: Cumhuriyetçi bir insansınız.
SAİM DİKEN: Cumhuriyetçiyim. Ve beni açık açık bütün sivil toplum örgütlerindeki Amasya dernekler federasyonu içindeki herkes bilir ki Saim DİKEN CHP’lidir. Ben ne CHP’li olduğumu ne de böyle bir partinin mensubu olduğumu hiç kimseden saklamamışımdır. Bizim Federasyonun içindeki herkesin siyasi görüşü nettir. Herkes siyasi görüşünün ne olduğunun açık açık söyleyebilir. Benim sürecimle ilgili olarak da şunu söyleyebilirim; İçimizdeki 84 derneğimizle beraber Karadeniz Dernekler Konfederasyonu’ndan herkes benim siyasette olmamı destekliyor.
S. KILIÇ: Karadeniz derken Batı Karadeniz?
SAİM DİKEN: Tabii tabii, bütün hepsi de desteklerini verdiler zaten orada hiçbir sıkıntı yok.
S.KILIÇ: Başkan şeyde kalmıştık.Karadeniz Federasyonlar birliğinin sizi desteklediğini ve başkanlık konusunda size tam destek verdiğini ifade ettiniz.Kastettiğiniz Karadeniz federasyonlar birliği bütünü olarak mı?
S.KILIÇ: KASTOB(Karadeniz Sivil Toplum Kuruluşları Federasyonu)evet. Orda bir sıkıntı olacağını düşünmüyorum artı Amasya denekler Federasyonu içindeki bütün siyasi görüşlü arkadaşlarımızın Eyüp’te benim aday adaylığım konusunda fikir birliğine vardık ve hepside istekli. Bu konuda bir endişemiz yok.Eyüp’te oturan yaklaşık sağ görüşte olup oy veren 6 bin Amasyalı mevcut.Bu çok önemli bir rakam ve buna çok dikkat emek lazım.
S.KILIÇ:Tamam, doğru.Peki yarın bu adaylığınız söz konusu olmazsa yerel yönetimlerde partiye oy verme noktalarında nasıl bir düşünceleri var bu arkadaşların?
SAİM DİKEN:Doğru bir aday olursa bir sıkıntı olmaz.
S.KILIÇ:Yani Genel Başkan sizi çağırıp O arkadaşla çalışın diye fikir belirtti diyelim.O arkadaşlarınız aynı görüşlerini samimiyetle devam ettirecekler mi Sayın başkan?
SAİM DİKEN: Onu o zaman konuşuruz herhalde.
S.KILIÇ: Yani olası bir durumdan dolayı soruyorum. Yarın sizin karşınıza çıkabilecek şeyleri ifade etmek noktasında sordum bu soruları. Yanlış anlaşılmasın.
SAİM DİKEN: Kesinlikle. Şimdi ben şöyle söyleyeyim. Amasyalıların şu anda tek hedefi var. Temsilde adalet istiyorlar. Şimdi bak bu çok önemli bir rakam. Bugüne kadar Amasyalılar İstanbul’da bir tane Belediye Başkanı, bir tane milletvekili olmamış. Geçen dönem Cumhuriyet Halk Partisin’den sadece bir Büyük Şehir Belediyesi meclis üyemiz var.Ben bunu Sayın Genel Başkanın kendisine dahi söyledim. Eğer ki Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul’u almak istiyorsa, Eyüp’ü almak istiyorsa, iktidar olmak istiyorsa temsilde adalet ve hakça paylaşımı yapmak zorunda. Şunu kabul etmek zorundayız. Yöreselcilik, Dernekçilik gibi gerçekler bu memlekette var ve bunu görerek, koruyarak ve kollayarak siyasete dahil etmek gerekir. Partinin içinde etkisi olan insanları bir yere koyarak onun, bunun, şunun adamı değil de, Partinin adamlarını aday adaylığı sürecinde aday yapıp Cumhuriyet Halk Partisini iktidara taşımak mecburiyetindeyiz diye düşünüyorum.
S.KILIÇ: Peki Başkan siz şu an sadece bir aday adaylık süreci yaşıyorsunuz. Partiniz veya Eyüp halkı bunu değerlendirecek. Eyüp halkının 2014 seçimlerinde 280 bin seçmen kitlesi var. Bildiğim kadarı ile de 324 bin nüfusu vardı. Ama şimdi nüfus artmıştır ,genç nüfus da var.Tabi bunlara ilişkin Eyüp de ne gibi şeyler yapmayı düşünüyorsunuz veya aday olduğunuzda ilk yapacağınız şey nedir?Önerileriniz nedir?
SAİM DİKEN: Şimdi Eyüp’te ilk önce Eyüp halkı şunu bilecek ki, Saim DİKEN buradan seçilip Belediye Başkanı olduğu zaman halka ‘’sizinle çalışacağız’’ güvenini verecektir. Belediyeyi aldığımız zaman Cumhuriyet Halk Partisi herkese aynı yakınlıkta aynı mesafede hareket edecek. Hiç kimseyi ama hiç kimseyi dışlamayacağız. Zaten 25 senedir Cumhuriyet Halk Partisi Eyüp’ü alamamış. Bunun gerekçelerini geriye dönüp baktığımız zaman görebiliriz ama bugün Eyüp’ü aldığımız zaman halk özlemle bekliyor yapacağımız işleri. Yapacağımız iş belli. Her mahallenin sorunlarını bire bir gidip tespit ettim.28 mahallenin 28 muhtarını yüz yüze ziyaret ettim. Köylerine gittim, köy muhtarlarını ziyaret ettim. Sorunları nedir, yapılması gereken nedir? Bunları konuşup planladık. Bugün itibari ile Eyüp’te en önem sorun alt yapı sorunudur. Alt yapı diye bir şey yok. Neden? Çünkü biz zaten Eyüp’ü kazanıyoruz diye böyle bir mantıkla hareket edilmiş ve Eyüp’e hiçbir yatırım yapılmamış.
S.KILIÇ: Gördüğünüz öncelikli sorunlardan biri nedir? En öncelikli sorun?
SAİM DİKEN: En öncelikli sorun alt yapı sorunudur.
S.KILIÇ:Alt yapı sorunu derken biraz açar mısınız?
SAİM DİKEN:Kanalizasyon,yol elektrik…
S.KILIÇ:Yol ulaşım değil midir Başkan?
SAİM DİKEN: Ulaşım evet. Bakın şöyle bir şey söyleyeyim. Bir elektrik sorunu var değil mi? Bu nerden kaynaklanıyor; Bir mahallenin 3 bin nüfusu varken getirip oraya binayı kurmuşsun olmuş 50 bin nüfus.50 bin nüfusu olmasına rağmen aynı elektrik trafosu devam ediyor oradan.Neden kesiliyor diye soruyorsun muhtara.Diyor ki:’’Trafo küçük geliyor,kaldırmıyor artık,trafoların değişmesi gerekir ‘’diyor.işte Güzeltepeye gittim.Güzeltepede ‘ki sorunları görüyoruz.Bir çok verici var orda.Koskoca Çamlıca’daki vericiler kaldırılabiliyor da Güzeltepede’ki dört vericimi kaldırılamıyor?istendiği zaman olmayacak şey mi bu?Okul dersen yine aynı.Her mahallede okul olması gerekiyor.İstanbul’da yaşıyorsun.Lise yok.İstanbul’da eğitim için her çocuğun olduğu yerde okul olması gerekir.Köy değil ki burası.Tamam köydeki eğitimi şehre indirdin de ,İstanbul’un mahallesinde okul olmaz mı?.Okul yok,öğrencilerin kalabileceği yurt yok.Öğrencilerini okula verecek insanlar.Kreş yok.Bunlar çok çok önemli şeyler.Yani Sosyal Belediyeciğin yapması gereken şeyler halkın birincil sorunlarını çözmek olmalıdır.Mesela, işe gidecek bir kadının en büyük endişesi çocuğunu güvenli ellere bırakmaktır.Nasıl yapacaksın?Düzgün oluşturulmuş kreşlerle yapacaksın.Her mahallede yurt olması lazım.
S.KILIÇ: Başkan tabi bunları söylerken partinin yetkili organları bunları değerlendirecektir. Peki, siz Partinin yetkili organları ile istişarede bulunuyor musunuz hiç? Adaylığınız konusunda Genel Merkezle ilçe ile il ile bir istişareniz oldu mu?
SAİM DİKEN: Sayın Genel Başkanımız dahil herkes bizim böyle bir talebimiz olduğunu biliyor. Genel Başkanımız, Genel Başkan Yardımcıları, partinin üst yönetimindeki herkes Amasyalılar dahil herkesin böyle bir talebi olduğunu, Saim DİKEN’in de Amasyalıların ve geniş bir kesimin aday adayı olduğunu biliyor.
S. KILIÇ: Genel Başkanın kendisiyle görüştünüz mü? Birebir bir görüşmeniz oldu mu?
SAİM DİKEN: Böyle bir aday adaylık konusunda birebir görüşmem olmadı. Ama, Amasya’nın sorunları, İstanbul’un sorunları, sivil toplum sorunları için birçok defa kendisiyle görüştük. Hatta daha bir hafta önce Sayın Genel Başkanımızı, diğer sivil toplum örgütleriyle birlikte Ataşehir’e davet ettik. 80 ilin Federasyon temsilcileri ile Genel Başkanımızı bir araya getirdik. Orada, sorunları anlattık, olması gerekenlerden bahsettik. Herkes aynı şeyi söyledi. Belki siyasetin bir kısım yapısına ters gelebilir ama AK Parti iktidarı böyle aldı. Eyüp’te siyaset yapan insanlardan her zaman aynı adayı koyabilirsin ama insanlar artık siyasette yeni insanlar yeni yüzler arıyor. Değişik kesimlerden değişik yüzlerden adaylar belirlemeliyiz ve partimiz yeni yüzlerini tanıtsın. Böylece iktidara yürüsün. Halkın partiden beklentisi budur.
S. KILIÇ: Peki siz Eyüp’te aday olduğunuzda seçimi almak için neler yapacaksınız? Eyüp’ün sosyolojik yapısını nasıl değerlendiriyorsunuz? Seçmen kitlesi hangi toplumsal kategoriye uyuyor?
SAİM DİKEN: Ben 1986 yılından beri Eyüp’lüyüm. 1986 yılında Eyüp’e geldim. Alibeyköy Kader Sokak’ta oturdum. Sonra 31. Blok Öğretmenlerde 8 yıl oturdum, sonrasında da Yeşilpınar’a geçtim. Eyüp halkının yapısında tutuculuk ve muhafazakârlık var. Eyüp Sultan Hazretleri’nin de burada olmasından kaynaklanan böyle bir yapı var. Memleketleri neresi olursa olsun, Amasya, Giresun hiç fark etmez, hepsi bu ülkenin kültüründen geliyor sonuçta. Genel seçimle yerel seçim çok farklı. İnsanlar bu ikisine çok farklı pencerelerden bakıyor. Şöyle düşünüyor: “Senin koyacağın aday beni siyasi noktada bağlamayabilir. Ben doğru aday olursa, yani benim baktığım pencereden bakabilen, beni hizmet verebileceğine inandıracak bir aday olursa; CHP’li de olsa, AK Partili de olsa ,MHP’li de olsa oy veririm. Ama genel seçimlerde oy vermem. Çünkü beni yönetenin partimden olmasını isterim.” Ama yerelde çok farklı işliyor söylediğimiz gibi. Yerelde insanlara dokunursan, insanlarla birebir iletişime geçebilirsen, insanlar da senin samimiyetine inanırsa İstanbul’da Eyüp’ü almak kolaylaşır.Elbet ki bir yandan da ne kadar zor olduğunu biliyorum.Birebir halkın içinde ve beraber olduğum için iddialı bir şey söyleyeceğim. Bu söylediğimi büyük puntolarla yazın,%59’u başarısızlık sayarım kendime.Bunu not alın ve unutmayın, tekrarlıyorum %59’u başarısızlık sayarım kendime.%60 ‘ın üzerinde oy alacağımıza adım gibi eminim.
S. KILIÇ: Başkan, söyleşimizin sonlarına yaklaştık. Bitirmeden önce Yurt Gazetesine neler söylemek istersiniz? Hem gazetemize hem de Eyüp halkına elbette…
SAİM DİKEN: Yurt Gazetesi benim çok değerli ağabeylerimin çalıştığı, şu an röportaj yapmakta olduğum Süleyman KILIÇ da eskiden beri tanıdığım, çok sevdiğim, çok saydığım biridir. Bu Gazete çok okunan, bilinen, doğruları yazan, hakikaten halkın beklentilerini karşılayan bir gazetedir. Sadece Eyüp halkına değil herkes ve her kesim için son sözlerimi söyleyeyim. Vatanını seversin, bayrağını seversin, Mustafa Kemal Atatürk’ü seversin, çocuklarını seversin, partini seversin; fakat sevmek de eylem ister. Seviyorsan, bunun karşılığını vermek zorundasındır. “Kuru kuruya kurbanların olayım.” diye bir söz vardır bizde. Tabir-i caizse. Ben seviyorum, CHP’liyim demekle olmaz yalnızca. CHP’li isen Cumhuriyet Halk Partisi için ne yapıyorsun? Herkesin kendisine bu soruyu sormasıgerekir. Eğer herkes Saim DİKEN gibi sahaya çıkıp çalışırsa, birebir insanlarla iletişime geçerse, hedefleri olursa, eylemini yaparsa partisini iktidara getirir, sevdiğin insanları da taşımak istediğin noktaya taşırsın. Son söyleyeceğim budur. Ben şuna çok inanıyorum: Bu ülke bizim. Eyüp halkına hizmet etmek bizim onur ve gurur duyacağımız bir meseledir. Eyüp halkı şunu bilsin ki; Saim DİKEN Belediye Başkanı olduğu zaman herkesi kucaklayacak. Cumhuriyet Halk Partisi de onlara kendi öz evladı gibi sarılacak, bütün dertlerine derman olacak ve hiçbir belediyenin yapmadığını Cumhuriyet Halk Partisi’nde Saim DİKEN yapacaktır. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Eğer aday olursam, Belediye Başkanı seçilirsem bir sonraki dönem tüm Eyüp halkı şunu söyleyecek: Saim DİKEN keşke bir dönem daha Eyüp’te olsa da çalışsa. Ama esas yeri de Büyük Şehir Belediye Başkanlığı. Bunu da çok net, tüm samimiyetimle söylüyorum.
S. KILIÇ: Çok teşekkür ederiz.
SAİM DİKEN: Ben teşekkür ediyorum.