FERZAN ÖZER YAZDI; BORÇ KALDI YADİGAR

CHP’li Ferzan Özer, “Seçim dönemlerinde belediye başkan adayları (ben de dahil)

mangalda kül bırakmaz. Hesap verebilirlik, hizmet, tasarruf, beraber yöneteceğiz gibi vicdanla yönetilen bir yerel yönetim vaat eder.

Kazanıp mazmatayı aldıklarında da kasaya bir bakar ki…” dedi ve ekledi… Birçok belediye, personelin maaşlarını geç ödüyor ya da bazı kazanılmış haklarını zor ödüyor.

Seçim dönemlerinde belediye başkan adayları (ben de dahil) mangalda kül bırakmaz. Hesap verebilirlik, hizmet, tasarruf, beraber yöneteceğiz gibi vicdanla yönetilen bir yerel yönetim vaat eder. Kazanıp mazmatayı aldıklarında da kasaya bir bakar ki kasa bomboş. Hatta öyle boş ki içinde para değil, sadece geçmiş dönemden kalma faturalar yığılı duruyor.

Müteahhit bağırıyor, personel maaş diye inliyor, araçlar servis dışı bekliyor. Oysa Belediye Başkanları ne “kral” ne de “sultan”dır. Tamam isimleri ile seçilmişlerdir tam Başkanlık sistemidir, yetkileri fazladır ama kanunlarla da sınırlıdırlar. Son 30 yılda birçok belediye gelirinden çok daha fazla borca girdi. Keyfi projeler, ihale oyunları, çok fazla konserler, yandaş müteahhitlerin çıkarına göre yapılan işler… Sonuç:

Milyonlarca borç yükü. Şimdi bu borçlar geri ödenmeye başlayınca, kesilen ilk şey yine halka dokunan hizmetler oluyor. Sen 30 yılın borcunu son bir yıl önce seçilene yükler ve silkelenmesini istersen, parkların bakımı durur, yollar yama yama olur, toplu taşıma aksar, sinekle mücadele bile olmaz. Belediye başkanlarının kişisel hırslarıyla yaptıkları harcamaların, bedelini halk ödüyor. Neden bu savurganlığın faturasını yine biz çekiyoruz?

Peki bu enkazı yaratanlar nerede? Hesap veren var mı? Yok. Belediyelerde harcama denetimi bağımsız kuruluşlarca yapılmalı. Kamu zararı oluşturan her kararın hukuk önünde hesabı sorulmalı. Yoksa biz daha çok sinekle boğuşuruz, çok susar, çok yoksullaşırız. Bilinmelidir ki Belediye başkanının projesi olmaz, Kentin projesi olur. Sadece belediye başkanlarının değil bence tüm politikacıların en büyük görevi yönettikleri kenti-ülkeyi yaşanabilir kılmak, vatandaşlarının refah seviyelerini yükseltmek ve en üst seviyede güvenliklerini sağlamaktır. UNUTMAYIN: Sandık sadece seçmek için değil, hesap sormak için de vardır.